Diğer
    Ana SayfaFitnessPilateste seviye nasıl belirlenir?

    Pilateste seviye nasıl belirlenir?

    -

    Herhangi bir egzersiz disiplininde özel bir eğitmenle çalışıldığı zaman kişiye uygun zorluk derecesinin belirlenmesi oldukça kolaydır. Eğitmen basit bir fiziksel uygunluk testiyle kişinin hareket kabiliyet ve seviyesini hızlıca ölçer. Ancak bir grup dersinde ya da evde kendi başına egzersiz yapıldığında bu seviyenin belirlenmesi o kadar da kolay olmayabilir.

    PİLATESTE SEVİYE NASIL BELİRLENİR?

    Öncelikle zorluk derecesi derken kullandığımız zor sıfatına, zorlanma kelimesindeki anlamdan daha farklı bir yönden yaklaşmalıyız. Zorluk derecesi bir seviye belirlenmesiyle ilintiliyken zorlanma kelimesi, yapıldığında rahatsızlık ve yetersizlik hissi yaratan bir hareketi çağrıştırır. İleri seviye bir hareketin doğru zamanlamayla öğretilmesi kişide oluşabilecek bir zorlanma hissinin önüne geçilmesine ön ayak olur. Yapılması başlangıçta imkansız gibi görünen bu hareketi başarmanın hazzı aynı zamanda yeni bir zorluk seviyesine geçildiğinin de göstergesi olur. Buradan yola çıkarak zorlanarak gelişeceğimizi düşünmek aslında pek de doğru bir yaklaşım değil. Kişinin seviyesine uygun bir şekilde belirlenen hareketler zaman içinde gelişmeli ve karmaşıklaşmalı.

    pilateste seviye

    Hangi seviyenin doğru seviye olduğunu belirlerken birkaç farklı kriterden bahsedebiliriz. Bu kriterler arasında da mobiliteyi, hizalanmayı, hareket kontrolünü ve güç artışını sıralayabiliriz. Mobilite aynı zamanda hareket kabiliyeti ve açıklığı olarak adlandırılabilir. Vücuttaki her bir eklemin farklı bir hareket kabiliyeti vardır. Kişiden kişiye de değişkenlik gösterir. Örneğin yere oturup bacakları iki yana açtığımızda oluşan açı her kişi için farklı olur. Herkesin doğuştan gelen kalça eklem açısı yine her bir kişi için farklı bir oranda gelişime açıktır. Bu hareket açıklığı yavaş yavaş geliştirildiğinde de sağlıklı ve kalıcı bir hareket kabiliyetine götürür. Erken aşamalarda aşırı zorlanma ise beraberinde sakatlanmaları, devamında da kalıcı kısıtlanmaları getirir. Harekette vücut kontrolü yani üretilen hareketlerin kontrollü ve hizalı bir şekilde yapılabilmesi düzgün kas gelişimiyle sonuçlanır. Örneğin sırt üstü yatarak her iki bacağın da birlikte indirilip kaldırıldığı bir egzersiz yapılırken gövdenin sabit durması önemli. Bu da ancak hareketin nereden ve nasıl yapılacağının bilinmesiyle gerçekleşebilir. Leğen kemiğinin devrilmesiyle birlikte belin de harekete dahil olması, her iki bacağı da düz tutarak indirip kaldırmak için gereken kontrolün henüz oluşmadığının göstergesidir. Belki de dizleri bükerek uygulamak kişinin o anki seviyesine daha uygun olur.

    Güç ve dayanıklılık gerektiren hareket uygulamalarında da yüklemenin kademeli olarak artırılması gerekir. Yapış süresinin de düzenli bir şekilde uzatılması gelişim sürecinin daha sağlıklı olmasına yol açar. Erken yüklenmeler yine sakatlanmalara sebebiyet verir. Grup çalışmalarında tabiri caizse “gaza gelme” ihtimali yüksektir. Evde tek başına çalışırken ise dersi gözlemleyen birinin olmayışı kişinin kendi kendisinin eğitmeni olmasını gerektirir. Her iki durumda da vücudu dinleyerek aşırı zorlanmalardan kaçınmak en öncelikli kriterimiz olmalı. Uygun hareket açıklığının sağlanması, vücut hizalanmasında kontrol kazanımı ve son olarak da yük ve dayanıklılık süresinin kademeli artışı zorluk seviyesini belirlerken göz önünde bulundurulması gereken diğer önemli ölçütler.

    - Advertisement -

    İLGİLİ İÇERİKLER



    CEVAP VER

    Lütfen yorumunuzu giriniz!
    Lütfen isminizi buraya giriniz